
Shakespeare’in İngilizceye Kazandırdığı 5 Deyim
Ağustos 24, 2023
Shakespeare, İngiliz edebiyatının en büyük isimlerinden biri olmasının yanı sıra, İngiliz diline de pek çok katkıda bulunmuştur. Oyunlarında ve şiirlerinde kullandığı kelimeler ve ifadeler, zamanla dile yerleşmiş ve bugün hâlâ kullanılmaktadır.
Break the ice:
Buzları eritmek. Bu deyim, ilk kez 1590 yılında yazdığı Veronalı İki Delikanlı adlı oyununda geçer. Bu deyim, aradaki gerginliği veya mesafeyi azaltmak, sohbeti başlatmak anlamına gelir. Örneğin: “I tried to break the ice with a joke, but she didn’t laugh.” (Bir şaka yaparak buzları eritmeye çalıştım, ama gülemedi.)
Wear your heart on your sleeve: Kalbini kollunda taşımak. Bu deyim, ilk kez 1604 yılında yazdığı Othello adlı oyununda geçer. Bu deyim, duygularını açıkça belli etmek, saklamamak anlamına gelir.
Örneğin: “He always wears his heart on his sleeve, you can tell how he feels by looking at his face.” (O hep kalbini kollunda taşır, yüzüne bakarak nasıl hissettiğini anlayabilirsin.)
Online İngilizce kursumuz hakkında daha detaylı bilgi almak için yan taraftaki formu doldurabilirsin.
The greeneyed monster:
Yeşil gözlü canavar.”The green-eyed monster” deyimi, William Shakespeare’in “Othello” adlı oyununda kullanılmıştır. Bu deyiş, oyunun ünlü karakteri Iago tarafından kıskançlığı ifade etmek için kullanılmıştır. Iago, Othello’nun kıskançlığını ve öfkesini anlatırken bu ifadeyi kullanarak kıskançlığın insanları nasıl etkileyebileceğini vurgular. Bu deyiş, kıskançlığın sembolik olarak yeşil gözlü bir canavar gibi insanların içini kemiren bir duygu olduğunu ifade etmek için kullanılır.
Örneğin: “Don’t let the greeneyed monster get the better of you, she’s just a friend.” (Yeşil gözlü canavarın seni ele geçirmesine izin verme, o sadece bir arkadaş.)
A wild goose chase:
Yabankazı avı anlamına gelir. Bu deyim “Romeo and Juliet” (Romeo ve Juliet) adlı eserinde kullanılmıştır. Bu deyiş, oyunun ünlü karakteri Mercutio tarafından kullanılmıştır. “Romeo and Juliet”ın 2. Perde, 4. Sahnesinde Mercutio, Romeo’yu sevgilisi Juliet’i bulmaya çalışırken bir “wild goose chase”e (boşuna uğraşa) gitmekle suçlar. Bu ifade, boşuna veya anlamsız bir amaca yönelik enerji ve çabanın harcanması durumunu ifade etmek için kullanılır.
Örneğin: “Looking for a needle in a haystack is a wild goose chase.” (Samanlıkta iğne aramak yabankazı avına çıkmak gibidir.)
A laughing stock:
Gülünç duruma düşmek. “a laughing stock” deyimi ilk kez William Shakespeare’in “The Merry Wives of Windsor” (Windsor’un Neşeli Kadınları) adlı eserinde kullanılmıştır. Bu ifade, oyunun karakteri Sir John Falstaff tarafından kullanılmıştır. “The Merry Wives of Windsor”ın 3. Perde, 3. Sahnesinde Falstaff, kendi saçma ve komik davranışları nedeniyle insanların alay konusu olduğundan bahsederken “a laughing stock” deyimini kullanmıştır. Bu ifade, bir kişinin veya durumun başkalarının gülme nesnesi veya alay konusu haline gelmesini ifade etmek için kullanılır.
Örneğin: “He made a fool of himself at the party and became a laughing stock.” (Partide kendini rezil etti ve gülünç duruma düştü.)
Wear your heart on sleeve:
Shakespeare, wear your heart on your sleeve terimini ilk olarak 1604 yılında yazdığı Othello adlı oyununda kullanmıştır. Bu terim, duygularını açıkça belli etmek, saklamamak anlamına gelir. Oyunun birinci perdesinin birinci sahnesinde, kötü niyetli Iago, kendisine güvenen Othello’yu kandırmak için şöyle söylemiştir:
“IAGO But I will wear my heart upon my sleeve For daws to peck at: I am not what I am.”
Bu dizelerde, Iago, kalbini kollunda taşıyacağını söylerken aslında tam tersini yapacağını ima eder. Iago, gerçek duygularını ve niyetlerini hiç kimseye göstermez, sadece seyirciye bazen açıklar. Ama seyirci de ona tam olarak güvenemez. Iago, Othello’nun karısı Desdemona’ya aşık olan Cassio’yu da kandırarak onu Desdemona ile konuşmaya ve böylece Othello’nun kıskançlığını körüklemeye ikna eder.
Bu terim daha sonra Shakespeare’in diğer oyunlarında da geçer. Örneğin, 1611 yılında yazdığı Kış Masalı adlı oyununda, Hermione’nin sadık arkadaşı Paulina, Leontes’in karısına olan haksız şüphesini eleştirirken şöyle der:
Bu dizelerde, Leontes, karısı Hermione’nin kendisini aldatmadığına inanmaz ve doğan kız çocuğunu da gayri meşru ilan eder. Sadık dostu Antigonus, çocuğun hayatını kurtarmak için onu uzak bir yere götürmeyi kabul eder. Leontes, Antigonus’un kalbini kollunda taşıdığını söylerken, onun duygularını küçümser ve alay eder.
İngilizce kelime hazneni genişletmek ve akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak istersen yan taraftaki formu doldurabilirsin.
Shakespeare’in İngilizceye Kazandırdığı Deyimlerin Kullanımı
- “He broke the ice by telling a funny story about his childhood.”
- (Çocukluğuna dair komik bir hikaye anlatarak buzları eritti.)
- “The teacher asked us to introduce ourselves to break the ice.”
- (Öğretmen bize kendimizi tanıtmamızı istedi, buzları eritmek için.)
- “She wears her heart on her sleeve, she never hides her feelings.”
- (O kalbini kollunda taşır, asla duygularını saklamaz.)
- “He doesn’t wear his heart on his sleeve, he keeps his emotions to himself.”
- (O kalbini kollunda taşımaz, duygularını kendine saklar.)
- “The greeneyed monster took over him when he saw his exgirlfriend with another guy.”
- (Eski kız arkadaşını başka bir erkekle gördüğünde yeşil gözlü canavar onu ele geçirdi.)
- “Don’t let the greeneyed monster ruin your friendship, she’s happy for you.”
- (Yeşil gözlü canavarın arkadaşlığınızı bozmasına izin verme, o senin için mutlu.)
- “They sent me on a wild goose chase to find the missing file, but it was nowhere to be found.”
- (Kayıp dosyayı bulmak için beni yabankazı avına çıkardılar, ama hiçbir yerde bulunamadı.)
- “Stop wasting your time on a wild goose chase, he’s not interested in you.”
- (Zamanını yabankazı avına harcamayı bırak, o sana ilgilenmiyor.)
- “She became a laughing stock when she tripped on the stage and fell on her face.”
- (Sahnede tökezleyip yüzüne düştüğünde gülünç duruma düştü.)
- “He doesn’t want to be a laughing stock, so he never tries anything new.”
- (Gülünç duruma düşmek istemiyor, bu yüzden hiçbir yeni şey denemiyor.)
Bu yazıda Shakespeare’in İngilizceye kazandırdığı 5 farklı deyimden bahsettik. Shakespeare yazdığı oyunları ve kullandığı farklı deyimleriyle İngilizceyi daha zengin bir dil hâline getirmeyi başarmıştır. Öyle ki, günümüzde Shakespeare’i ve eserlerini doğru şekilde anlamak için kullanılan “Shakespeare Sözlüğü” kullanılmaktadır.
İngilizce öğrenmek için arayışını yan taraftaki formu doldurarak sonlandırabilirsin.