
İngilizce Kriket Terimleri
Aralık 31, 2022
Kriket -İngilizcesiyle “Cricket”- ülkemizde pek fazla popüler bir oyun olmasa da, yurt dışında özellikle de İngiltere, Hindistan, Yeni Zelanda gibi ülkelerde oldukça sevilen, geniş kitlelerce takip edilen bir spor.
Orta Çağ’da, başta bir çocuk oyunu olarak ortaya çıktığı düşünülen kriket, İngiliz kültürünün de önemli bir parçası. O yüzden, İngiliz kültürü ile ilgilenenlerin bu güzide spor hakkında da fikir sahibi olması gerektiğini düşündük, ve İngilizce Futbol Terimleri ve Karşılıkları yazımızdan sonra, bir yazıyı da İngilizce kriket terimlerine ayırmaya karar verdik.
Kriket Hakkında
Kısaca tanımlamak gerekecek olursa, kriket, on bir kişiden oluşan iki takımın bir top ve tahta sopalar ile oynadığı, ana amacı topu karşı takımın kalesine yollamak olan bir oyundur. Özel bir top, sopalar ve koruyucu ekipmanlar ile oynanan bu oyunda, oyun formatları ülkeden ülkeye değişiklik gösterebilir.
İngilizce “Cricket” Kelimesi Hakkında
Önce oyunun adı hakkında birkaç şey söyleyelim. Biliyor olabileceğin gibi, “cricket” İngilizcede aslında cırcır böceği anlamına gelir. Bu sporun isminin ise, eski Fransızcada “çatırdamak” anlamına gelen “criquer” kelimesinden İngilizceye önce “criquet” olarak geçtiği, daha sonra ise günümüzdeki halini aldığı düşünülmektedir.
İngilizce Kriket Terimleri
İşte popüler kriket terimleri ve karşılıkları…
All-rounder (Çok yönlü oyuncu)
“All-rounder”, hem atma hem de vurma konusunda yetenek gösteren çok yönlü oyuncular için kullanılan bir terimdir. Türkçeye basitçe “çok yönlü” olarak çevrilebilir:
Örnek:
-Who is your favorite all-rounder? – Favori çok yönlü oyuncun kim?
-I like the style of Chris Woakes – Chris Woakes’un tarzını beğeniyorum.
Attacking Shot (Hücum vuruşu)
Attacking shot, krikette vurucu oyuncunun skor yapmak için yaptığı kuvvetli vuruştur.
Örnek: You missed the attacking shot! – Hücum vuruşunu kaçırdın!
Batsman (Vurucu)
Batsman, yani vurucu, krikette atıcının attığı topa vurmakla görevli oyuncudur.
Örnek: Who is your favorite batsman in cricket? – En sevdiğin kriket vurucusu kim?
Boundary (Sınır)
Krikette, “boundary” oyun alanını çevreleyen sınırdır. Sınırı oluşturmak için ipler kullanılabileceği gibi, plastik koniler hatta çitler de tercih edilebilir. Aynı zamanda, bu sınırı aşarak sayı yapan vuruşlar için de “boundary” kelimesi kullanılır.
Örnek: Watch the boundary when playing! – Oynarken sınıra dikkat et!
Bowler (Atıcı)
Krikette, “bowler”, topu vurucuya (batsman) atan oyuncuyu belirtmek için kullanılan bir terimdir.
Örnek: Jackson is a really good bowler! – Jackson çok iyi bir atıcı!
Century (100 sayı)
Tek bir vurucunun (batsman) 100 sayıya ulaşmasını belirtmek için kullanılır.
Örnek: Sachin Tendulkar has the most centuries in cricket. – Krikette en çok 100 sayı yapan oyuncu Sachin Tendulkar’dır.
Dolly (kolay atış/kolay top)
Topun dışarı gitmesini engellemekle görevli meydan oyuncusunun (fielder) zorlanmadan yakaladığı topa/atışa “dolly” denir.
Örnek: That was a dolly for him! – Onun için çok kolay bir toptu!
Fielder (savunma/meydan oyuncusu)
Bazı kaynaklarda savunmacı, bazılarında meydan oyuncusu, bazılarında ise doğrudan “fielder” olarak kullanıldığını görebileceğin bu terim, topun dışarı gitmesini engellemekle görevli savunma oyuncuları için kullanılır.
Örnek: I think he is the best fielder in the world at the moment! – Bence o şu an dünyanın en iyi savunma oyuncusu!
Innings (vuruş/oyun sırası)
Innings, bir takımın -ya da bir oyuncunun- topa vurma (ya da karşılama) sırasını belirtmek için kullanılan bir kriket terimidir.
Örnek: In professional cricket, a new ball is used at the beginning of each innings. – Profesyonel krikette, her yeni oyun sırası için yeni bir top kullanılır.
Leg side (ters taraf/bacak tarafı)
Leg side, kriket sporunda sahanın o anki pozisyona göre belli bir bölümünü tarif etmek için kullanılan bir terimdir. Burada, pozisyon, vurucuya göre tanımlanır: sağ elli bir vurucunun sol tarafı, sol elli bir vurucunun ise sağ tarafı “leg side” olarak bilinir.
Örnek: The fielder should be close to the batman on the legs side – Savunmacı, vurucunun ters tarafında ve ona yakın olmalıdır.
Off-break (falsolu atış)
“Off-break”, krikette bir çeşit falsolu atışı belirtmek için kullanılan bir terimdir.
Örnek: Did you see that off break? It was great! – O falsolu atışı gördün mü? Harikaydı!
Pads (dizlik/bacak koruyucu)
Krikette, oyuncuların bacaklarını top darbelerinden korumak için kullanılan ekipmanlar, İngilizcede “pads” olarak bilinir.
Örnek: I’ve got to buy some new pads for this season! – Bu sezon için kendime yeni dizlikler almam lazım!
Wicket-keeper (kaleci)
Kalenin arkasında duran, vurucunun (batsman) vurmadığı topları tutan savunma oyuncusu, krikette “wicket-keeper” olarak bilinir.
Örnek: There are a lot of very good wicket-keepers in England. – İngiltere’de çok sayıda iyi kaleci var.
Wicket (kale)
Sahada üç tahta çubuk ile kurulan kale benzeri düzenek.
He should be standing behind the wicket – Kalenin arkasında durmalı
İngilizce Seviyeni Open English ile İlerlet!
Bir ülkede popüler olan sporlar ve bu sporlarda kullanılan terimler hakkında bilgi sahibi olman, o ülkenin kültürüne olan hakimiyetini şüphesiz artıracaktır. Bununla birlikte, eğer gittiğin yabancı ülkede insanlarla gerçek anlamda anlaşabilmek, etrafında olup bitenleri takip edebilmek istiyorsan, akıcı bir şekilde İngilizce konuşabilmen gerekiyor.
İşte bu noktada online İngilizce kursu Open English devreye giriyor. Ana dili İngilizce olan tecrübeli eğitmenleri, 7/24 sınırsız canlı dersleri, online konuşma grupları gibi ayrıcalıklarıyla İngilizce okuma, yazma, ve tabii ki konuşma becerilerini önemli ölçüde geliştirecek olan Open English sayesinde, sen de dil hedeflerine kolayca ulaşabilirsin!
Öyleyse İngilizce öğrenmek istiyorsan, haydi, Open English’i hemen keşfetmeye başla! Bu sayfadaki formu doldur, seni hemen arayalım.