ingilizcede en çok kullanılan eş anlamlı kelimeler

İngilizcede En Çok Kullanılan Eş Anlamlı Kelimeler


6 dakikalık okuma

İngilizce konuşma, yazma ve anlama becerilerini geliştirmek için çok sayıda kelime öğrenmen gerekir. Özellikle İngilizce dil yeterliliğini ölçen sınavlara hazırlanırken kelime çalışması yapmak, bu sınavlardan ortalamanın üzerinde sonuçlar alman adına oldukça önemli.

Eş anlamlı kelimeleri bilmek, sadece sınavlarda değil yabancılarla günlük iletişimde de kendini daha kolay ifade edebilmek adına işini oldukça kolaylaştırır. Ayrıca hem daha etkili konuşmalar yapmana hem de içeriği zengin yazılar yazmana olanak tanır.

Open English ile İngilizce Eş Anlamlı Kelimeleri Öğren

İngilizce eş anlamlılar konusunda merak ettiğin tüm detayları Open English’in canlı dersleri ve interaktif dersleriyle öğrenebilirsin. Ana dili İngilizce olan eğitmenlerin sunduğu canlı derslere 7/24 boyunca sınırsız katılabilir, dilersen onlarla istediğin İngilizce konuda özel dersler yapabilirsin.

Online İngilizce kursu Open English ile istediğin yerde dilediğin zaman pratik yapabilirsin. Eğitim planlarımız ve ücretleri öğrenmek için bu sayfadaki iletişim formunu doldurman yeterli. Müşteri temsilcilerimiz seni en kısa sürede arayacaktır!

En Çok Kullanılan İngilizce Eş Anlamlı Kelimeler Neler?

Eş anlamları kelimeleri hepimiz Türkçeden zaten biliyoruz. İngilizce öğrenmeye başlarken İngilizce eş anlamlı kelimeleri öğrenmek; konuşma, yazma ve dinlediğini ve okuduğunu anlama yeteneklerine önemli katkılarda bulunacak.

Şimdi gel bu kelimelere alfabetik olarak yakından bakalım:

Amazing

Anlamı: şaşırtan, hayrete düşüren, inanılmaz

Eş anlamlıları: incredible, unbelievable, improbable, fabulous, wonderful

Answer

Anlamı: cevap vermek, yanıtlamak

Eş anlamlıları: reply, respond, retort, acknowledge

Angry

Anlamı: kızgın, sinirli, hiddetli, asabi

Eş anlamlıları: mad, furious, enraged

Bad

Anlamı: hoş olmayan, nahoş, kötü

Eş  anlamlıları: atrocious, evil, wrong, immoral, unpleasant, unfortunate

Beautiful

Anlamı: güzel, hoş, latif

Eş anlamlıları: pretty, lovely, attractive, gorgeous, alluring, appealing

Big

Anlamı: büyük, kocaman, iri

Eş anlamlıları: enormous, huge, immense, large, grand

Calm

Anlamı: sakin

Eş anlamlıları: quiet, peaceful, mild, tranquil

Cool

Anlamı: serin, soğuk

Eş Anlamlıları: chilly, cold, frosty, wintry, icy, frigid

Crooked

Anlamı: yamuk, çarpık, eğri büğrü

Eş anlamlıları: bent, twisted, curved, hooked, zigzag

Do

Anlamı: yapmak, etmek

Eş anlamlıları: accomplish, achieve, act, complete, execute

Describe

Anlamı: tasvir etmek, anlatmak, betimlemek, tanımlamak

Eş anlamlıları: portray, characterize, narrate, relate, represent

Dangerous

Anlamı: tehlikeli

Eş anlamlıları: risky, uncertain, perilous, unsafe

Delicious

Anlamı: leziz, lezzetli, nefis

Eş anlamlıları: savory, appetizing, luscious, toothsome, delightful

Eager

Anlamı: istekli, hevesli

Eş anlamlıları: keen, fervent, enthusiastic, involved, intrested

End

Anlamı: son, nihayet, bitiş

Eş anlamlıları: stop, finish, terminate, conclude, close

Explain

Anlamı: izah etmek, açıklamak, anlatmak

Eş anlamlıları: eloborate, clarify, interpret, define, illustrate

Famous

Anlamı: meşhur, ünlü, tanınmış

Eş anlamlıları: well-known, renowned, famed, celebrated

Fast

Anlamı: hızlı, süratli, çabuk

Eş anlamlıları: quick, rapid, swift, agile, brisk

Funny

Anlamı: eğlenceli, gülünç, komik

Eş anlamlıları: humorous, amusing, comic, silly, laughable, entertaining

Get

Anlamı: elde etmek, satın almak, almak, verilmek, anlamak

Eş anlamlısı: acquire, obtain, secure, procure, gain

Görselin amacını nasıl açıklayacağınızı öğrenin

Good

Anlamı: iyi, hoş, kaliteli, ilginç

Eş anlamlıları: fine, exceptional, satisfying, favorable, acceptable

Great

Anlamı: mükemmel, çok iyi

Eş Anlamlıları: awesome, fantastic, mervelous, perfect, admirable

Happy

Anlamı: mutlu, mesut, neşeli, memnun

Eş anlamlıları: pleased, contented, satisfied, delighted, cheerful

Hate

Anlamı: nefret etmek

Eş anlamlıları: despise, loathe, detest, dislike

Help

Anlamı: yardım etmek, yararı olmak

Eş anlamlıları: aid, assist, support, encourage, back

Important

Anlamı: önemli, faydalı, gerekli, mühim

Eş anlamlıları: necessary, vital, critical, significant, indispensible

Interesting

Anlamı: ilginç, ilgi çekici

Eş anlamlıları: engaging, inviting, stimulating, thought-provoking, unusual

Job

Anlamı: iş, görev, sorumluluk

Eş anlamlıları: occupation, work, career

Jungle

Anlamı: orman

Eş anlamlısı: forest

Keep

Anlamı: tutmak, saklamak, bulundurmak

Eş anlamlıları: control, hold, retain, preserve, maintain

Kill

Anlamı: öldürmek

Eş anlamlıları: slay, execute, assassinate, murder, destroy

Kind

Anlamı: kibar, nazik

Eş anlamlıları: helpful, generous, compassionate, gently

Lazy

Anlamı: tembel, haylaz

Eş anlamlıları: idle, inactive, indolent, slothful

Little

Anlamı: küçük, ufak

Eş anlamlıları: tiny, small, diminutive, shrimp, runt

Love

Anlamı: sevmek, gönül vermek, aşık olmak

Eş anlamlıları: like, admire, care for, adore

Make

Anlamı: yapmak, üretmek

Eş anlamlıları: produce, create, originate, invent, construct

Move

Anlamı: taşınmak, hareket ettirmek

Eş anlamlıları: blow, carry, drift, transport, shift

Moody

Anlamı: huysuz, aksi, ters, günü gününe uymayan

Eş anlamlıları: tempermental, changable, irritable

Naughty

Anlamı: yaramaz, haşarı, saygısız, kaba

Eş anlamlıları: headstrong, impish, mischievous, playful

Neat

Anlamı: düzgün, derli toplu, tertipli

Eş anlamlıları: clean, orderly, tidy, elegant, precise

New

Anlamı: yeni, hiç kullanılmamış

Eş anlamlıları: fresh, original, unusual, modern, current, recent.

Occur

Anlamı: meydana gelmek, olmak, vuku bulmak

Eş anlamlıları: take place, happen, arise, materialize, exist

Odd

Anlamı: Alışılmamış, garip, tuhaf, acayip

Eş anlamlıları: strange, queer, weird

Old

Anlamı: yaşlı, ihtiyar, eski

Eş anlamlıları: aged, ancient, used, mature

Part

Anlamı: kısım, parça, bölüm

Eş anlamlıları: portion, piece, share, section, fraction

eş anlamlı ingilizce kelimeler

Place

Anlamı: yer, mahal, konum

Eş anlamlıları: space, area, spot, region, residence

Popular

Anlamı: çok beğenilen, tutulan, popüler

Eş anlamlıları: accepted, famous, fashionable, favored, trendy

Quiet

Anlamı: sessiz, sakin

Eş anlamlıları: silent, still, soundless, mute, peaceful

Quite

Anlamı: çok, epeyce, tamamen

Eş anlamlıları: fairly, pretty, largely, thoroughly, totally

Right

Anlamı: doğru

Eş anlamlıları: correct, true, accurate, factual, proper

Real

Anlamı: gerçek

Eş anlamlıları: genuine, true, absolute, evident, actual

Reliable

Anlamı: güvenilir, emin, itimat edilebilir

Eş anlamlıları: dependable, trusworthy, safe, steady

Show

Anlamı: göstermek, ortaya koymak, belli etmek

Eş anlamlıları: display, exhibit, indicate, reveal, demonstrate

Story

Anlamı: hikaye, masal, öykü

Eş anlamlıları: tale, myth, legend, fable, narrative

Strange

Anlamı: acayip, garip, tuhaf

Eş anlamlıları: odd, peculiar, weird, unusual, unfamiliar

Smart

Anlamı: zeki, akıllı

Eş anlamlıları: intelligent, clever, brilliant, bright

Trouble

Anlamı: sorun, dert, tasa, güçlük

Eş anlamlıları: distress, anguish, worry, concern, difficulty

True

Anlamı: gerçek, doğru

Eş anlamlıları: accurate, right, proper, precise, exact

Think

Anlamı: düşünmek, sanmak, farz etmek

Eş anlamlıları: consider, pounder, judge, assume

Unfortunate

Anlamı: talihsiz, esef verici, üzücü

Eş anlamlıları: unlucky, damaging, deplorable, regretable, untoward

Ugly

Anlamı: çirkin, tatsız, kötü, nahoş

Eş anlamlıları: awful, grotesque, hideous, frigtening, shocking

Usually

Anlamı: genellikle, çoğunlukla, ekseriyetle

Eş anlamlıları: commonly, frequently, generally, mostly, regularly

Uneasy

Anlamı: huzursuz, tedirgin, endişeli, rahatsız

Eş anlamlıları: restless, concerned, nervous, anxious

Very

Anlamı: çok

Eş anlamlıları: extremely, tremendously, exceedingly, vastly

Value

Anlamı: değer, kıymet, eder

Eş anlamlıları: worth, merit, usefulness

Wrong

Anlamı: yanlış, hatalı

Eş anlamlıları: incorrect, inaccurate, mistaken, improper, untrue

Wonderful

Anlamı: şahane, harikulade, çok güzel

Eş anlamlıları: awesome, amazing, excellent, outstanding, fantastic

Yearly

Anlamı: yıllık, senelik

Eş anlamlısı: annually, yearlong

İngilizce kelime çalışması yapmak, kelime dağarcığının gelişmesi açısından oldukça önemli ama kelimelerin anlamlarını öğrenirken aynı veya benzer anlama gelen kelimeleri de öğrenmelisin. Bu şekilde okuduklarını daha rahat anlayabilir, daha akıcı konuşabilir ve yazabilirsin.

Bunun en etkili yolu ise düzenli pratik yapmandan geçiyor. Open English sayesinde istersen sıfırdan İngilizce öğrenebilir, istersen düzenli konuşma pratikleri yapabilir, istersen de okuma, yazma ya da dinleme pratikleri yapabilirsin.

Online İngilizce kursu olan Open English’le İngilizce öğrenmen artık çok kolay. Tek yapman gereken bu sayfada yer alan formu doldurman!

Share

Yorum yazabilirsin

*Üye olmaya gerek yoktur.





Gelecekteki yorumlarım için bilgilerimi kaydet.