içinde cat - kedi geçen ingilizce deyimler

İçinde “Cat/Kedi” Geçen İngilizce Deyimler


5 dakikalık okuma

Birçoğumuz İngilizce öğrenirken gramer kurallarına, kelime dağarcığına ve telaffuza yoğunlaşırız. Ama deyimlerin de dilin bir parçası olduğunu unutmamalıyız. Neden mi? 

İngilizce Öğreniminde Deyimlerin Önemi

Deyimler, İngilizce konuşulan bir ortamda günlük hayatta sıkça kullanılan ifadelerdir. İçlerinde gizli anlamlar barındırır ve kelime kelime çevrildiğinde tam anlamıyla anlaşılmazlar. İşte bu yüzden deyimleri öğrenmek, gerçek bir İngilizce konuşucusu gibi hissetmemizi sağlar. Hem deyimleri kullanırken konuşmamızı daha da renklendiririz.

Deyimleri öğrenmek, İngilizce konuşurken daha akıcı konuşmana yardımcı olur. Karşındaki kişiyle iletişim kurarken onun ne söylediğini daha iyi anlayabilirsin. Deyimler, dile gerçek bir dokunuş katarak seninle konuşan kişiye samimi bir şekilde bağlanmanı sağlar.

İngilizce deyimler sadece günlük konuşmada değil, aynı zamanda edebi eserlerde, filmlerde, şarkılarda ve hatta sosyal medyada bile karşımıza çıkar. Bu yüzden, deyimleri öğrenmek, İngilizce kültürüne daha derin bir bakış açısı kazandırır. Bir şarkının sözlerinde geçen deyimi anlamak, sana şarkının gerçek anlamını daha iyi kavratır ve müziğin tadını çıkarmanı sağlar.

Deyimleri öğrenmek için farklı kaynaklar bulunuyor. İngilizce deyim sözlükleri, dil öğrenme kaynakları, dil kursları ve hatta günlük hayatta karşılaştığınız deyimleri not almak gibi yöntemlerle deyimleri öğrenebilirsin.

içinde cat geçen ingilizce deyimler

İçinde “Cat/Kedi” Geçen İngilizce Deyimler

  • Let the cat out of the bag. (Sırrı açığa çıkarmak.)

Örnek Cümle: Mary let the cat out of the bag and revealed the surprise party plan. (Mary sırrı açığa çıkardı ve sürpriz parti planını ortaya çıkardı.)

  • Curiosity killed the cat. (Merak kediyi öldürür.)

Örnek Cümle: Don’t open that box, curiosity killed the cat, remember? (O kutuyu açma, unutma ki merak kediyi öldürür.)

  • When the cat’s away, the mice will play. (Kedi yokken fareler oynar.)

Örnek Cümle: The boss is on vacation, so when the cat’s away, the mice will play. (Patron tatilde olduğu için, kedi yokken fareler oynar.)

  • Like a cat on hot bricks. (Ateş üzerinde kedi gibi.)

Örnek Cümle: He was pacing back and forth like a cat on hot bricks, waiting for the results. (Sonuçları beklerken, o ateş üzerinde kedi gibi ileri geri dolaşıyordu.)

içinde cat geçen ingilizce deyimler devamı

  • Look what the cat dragged in. (Kedinin getirdiği şeye bak.)

Örnek Cümle: Oh, look what the cat dragged in. It’s my long-lost cousin! (Aman Tanrım, kedinin getirdiği şeye bak. Bu benim uzun zamandır kayıp olan kuzenim!)

  • The cat’s meow. (Çok harika.)

Örnek Cümle: This new car is the cat’s meow, it’s absolutely stunning! (Bu yeni araba çok harika, gerçekten muhteşem!)

  • Raining cats and dogs. (Şiddetli yağmur.)

Örnek Cümle: We were planning a picnic, but it started raining cats and dogs, so we had to cancel. (Piknik yapmayı planlıyorduk, ama şiddetli bir yağmur başladı, bu yüzden iptal etmek zorunda kaldık.)

  • The cat’s got your tongue. (Dilini yutmuşsun gibi.)

Örnek Cümle: Why aren’t you saying anything? Did the cat get your tongue? (Neden hiçbir şey söylemiyorsun? Dilini mi yuttun?)

  • A cat nap. (Kısa kestirme uyku.)

Örnek Cümle: I’m feeling a bit tired, I think I’ll take a cat nap before dinner. (Biraz yorgun hissediyorum, akşam yemeğinden önce kısa bir kestirme uyku yapayım.)

  • Play cat and mouse. (Kedi fare oynamak.)

Örnek Cümle: The police played cat and mouse with the fugitive until they finally captured him. (Polis, firariyle kedi fare oynayarak onu nihayetinde yakaladı.)

  • A copycat. (Taklitçi.)

Örnek Cümle: Sarah always copies my style, she’s such a copycat! (Sarah her zaman tarzımı taklit eder, o kadar taklitçi!)

  • There’s more than one way to skin a cat. (Bir işi yapmanın birden fazla yolu vardır.)

Örnek Cümle: Don’t worry if your first approach doesn’t work, there’s more than one way to skin a cat. (İlk denemeniz işe yaramazsa endişelenmeyin, bir işi yapmanın birden fazla yolu vardır.)

içinde kedi geçen ingilizce deyimler - put the cat amaong the pigeons

  • Put the cat among the pigeons. (Kuşlar arasına kedi atmak, dikkatleri dağıtmak.)

Örnek Cümle: John’s controversial statement put the cat among the pigeons at the company meeting. (John’un tartışmalı açıklaması şirket toplantısında dikkatleri dağıttı.)

  • A scaredy-cat. (Korkak.)

Örnek Cümle: Don’t be such a scaredy-cat! It’s just a harmless spider. (Öyle korkak olma! Bu sadece zararsız bir örümcek.)

  • Has the cat got your tongue? (Dilini mi yuttun?)

Örnek Cümle: You keep making the same mistake over and over. Why are you doing the same thing? Answer me, has the cat got your tongue? (Aynı hatayı tekrar tekrar yapıyorsun. Neden hep aynı şeyi yapıyorsun? Cevap ver dilini mi yuttun?)

Hedefiniz İngilizceyi Akıcı Bir Şekilde Konuşmak Mı?

İngilizce öğrenirken kendini bazen sıkışmış hissettiğin oldu mu? Gramer kuralları, kelime dağarcığı ve telaffuz gibi pek çok şeyi aklında tutmak zor olabilir. Ama endişelenme! Open English ile İngilizce öğrenmek artık çok daha kolay ve eğlenceli.

Open English, kişiselleştirilmiş dil deneyimi sunan online bir dil kursudur. Senin için en uygun öğrenme planını oluşturarak, İngilizceyi öğrenirken kendini rahat hissetmeni sağlar. Esnek programlarıyla istediğin zaman, istediğin yerde öğrenebilirsin. Evde, işte veya seyahat ederken bile Open English ile derslere katılabilirsin.

Uzman eğitmenler motive etmek ve desteklemek için her daim her konuda yanındalar. Canlı derslerde etkileşimli bir ortamda İngilizce konuşma becerilerini geliştirebilirsin. 

Open English’in avantajları bununla da sınırlı değil! Öğrenci topluluğuyla bağlantı kurabilir, dil öğrenme sürecinde topluluktaki insanlarla birbirinize destek çıkabilirsiniz. Öğrenme materyalleri ve interaktif egzersizler, İngilizce becerilerini hızla geliştirmene önemli derecede etki edecektir.

İstediğin hedefe ulaşmana yardımcı olacak bir dil kursu arıyorsan, daha fazla beklemene hiç gerek yok. Open English ile  kolay bir şekilde İngilizce öğrenmenin farkına var!

Bu yazıda, İngilizcede deyimlerin önemini konuşacağız. İngilizcede binlerce deyim var. Hepsini bir yazıya sığdıramayacağımız için kategorilere ayırdık. Bu yazıda içinde ‘cat’ geçen deyimleri paylaşacağız. Ardından birer İngilizce cümle örneği ile de pekiştireceğiz.

Yazının sonunda şunu mutlaka hatırlamanı isteriz ki: önemli olan, deyimleri sadece ezberlemek yerine, onları günlük hayatta ve pratiklerinde kullanmaya çalışmandır. İngilizce çalışmaya başlamak için hemen formu doldur ve İngilizce sorununu ortadan kaldır.

Share

Yorum yazabilirsin

*Üye olmaya gerek yoktur.





Gelecekteki yorumlarım için bilgilerimi kaydet.