iş hayatında sık kullanılan ingilizce kalıplar

İş Hayatında Sık Kullanılan İngilizce Kalıplar


7 dakikalık okuma

Bilgi, ana dili İngilizce olan ülkelerde üretilir ve bu ülkelerden tüm dünyaya yayılır. Küreselleşen dünyada bir şirketin İngilizceyi kullanmadan ayakta kalması neredeyse imkansızdır.

Büyükten küçüğe birçok uluslararası şirket, ofis dili olarak İngilizceyi kullanır. Yerli ve yabancı şirketler, işe alımlarda İngilizce bilen adaylara öncelik tanır, çalışanlarının İngilizce dil becerilerini geliştirmelerini talep eder.

İngilizceyi etkili kullanmak, rekabetçi iş koşulları düşünüldüğünde artık bir lüksten çok ihtiyaçtır. İşe yarar iş İngilizcesi kalıplarını bilmek seni bu yarışta öne geçirecektir.

Daha iyi şirketlerde çalışmak veya çalıştığın işte kariyer basamaklarını hızlıca tırmanmak istersen çok sık kullanılan bazı kalıpları bilmen gerekir.

Open English ile Mesleki İngilizceni Hızlıca Geliştir

Open English’te hızlandırılmış mesleki ders içerikleri olduğununu biliyor muydun? Ayrıca her hafta mesleki İngilizceye yoğunlaşmış canlı dersler düzenliyoruz. Ana dili İngilizce olan TEFL/TESOL sertifikalı eğitmenlerle 7/24 online dersler ve konuşma sınıflarından yararlanmaya bugün başlayabilirsin.

Bu sayfadaki iletişim formunu doldur, müşteri temsilcilerimiz detaylı bilgi vermek adına seni kısa sürede arayacaktır. 

Şimdi hangi durumlarda ne tür kalıplar kullanman gerektiğine hep birlikte bir göz atalım.

yazışmalarda kullanılan iş ingilizcesi kalıpları

Yazışmalara Kullanılan İngilizce Kalıplar

İngilizce yazışmalarda karşı tarafa hitap ederken yazışmanın açılış kısmında şu kalıbı kullanabilirsin:

  • Dear Sir or Madam (Sevgili Hanımefendi/Beyefendi)

Yazıştığın kişinin ismini ve cinsiyetini bilmiyorsan e-postana “Dear Sir/Madam” diyerek başlaman daha uygun olur. Eğer biliyorsan, “dear” kelimesinden sonra yazıştığın kişinin ismini yazmalısın.

Örnek:

  • Dear Sir or Madam (Sevgili Hanımefendi ya da Beyefendi)
  • Dear Jack (Sevgili Jack)

İngilizce yazışmalarda bir konu hakkında karşı tarafı bilgilendirmek istediğinde cümleye şu kalıpla başlamalısın:

  • I would like to inform you that… (Sizi … bilgilendirmek isterim.)

Örnek:

  • I would like to inform you that the document you asked for is completed. (İstediğiniz belgenin tamamlandığını size bildirmek isterim.)

Karşı taraftan bir konu hakkında bilgi almak istediğinde şu kalıbı kullanmalısın:

  • Would you please let us know… (Lütfen bize … bildirir misiniz?)

Örnek:

  • Would you please let us know when you will be able to send samples? (Ne zaman numune gönderebileceksiniz, lütfen bize bildirir misiniz?)

Yazışmalarına hızlıca cevap almak istediğinde, karşı taraftan sana gelecek bilgiye acil ihtiyaç duyduğunda veya bir zaman kısıtlaman varsa şu kalıpları kullanmalısın:

  • As soon as possible
  • By the end of [time]
  • No later than [time]

“As soon as possible”, “mümkün olduğu kadar kısa sürede” anlamına gelir ve genellikle “asap” diye kısaltılır. “By the end of” kalıbı “belli bir tarihin sonuna kadar” anlamı taşır. “No later than” kalıbı ise “istenen süreden daha geç olmamak koşuluyla en geç” manasına gelir.

Örnek:

  • I request you to send regarding samples as soon as possible. (İlgili numuneleri mümkün olan en kısa sürede göndermenizi rica ediyorum.)
  • I request you to send regarding samples by the end of this week. (İlgili numuneleri bu hafta sonuna kadar göndermenizi rica ediyorum.)
  • I request you to send regarding samples no later than Friday. (İlgili numuneleri en geç cuma gününe kadar göndermenizi rica ediyorum.)

İngilizce yazışmalarda karşı taraftan e-postana cevap almak istediğinde e-postayı bitirmeden önce şu kalıbı kullanmalısın:

  • Awaiting your reply. (Cevabınızı bekliyorum.)

Alternatif olarak şunu da kullanabilirsin:

  • Looking forward to hearing from you soon. (Kısa süre içinde cevabınızı bekliyorum.)

Yazışmanı bitirmeden önce her zaman karşı tarafa teşekkür etmelisin.

  • Thank you in advance. (Şimdiden teşekkürler.)

Şu ifadeleri kullandıktan sonra ismini ve çalıştığın şirketteki görevini belirtmelisin:

  • Best regards / Kind Regards (En iyi dileklerimle, saygılarımla.)

telefon görüşmelerinde kullanılan İngilizce kalıplar

Telefon Görüşmelerinde Kullanılan İngilizce Kalıplar

Birçok şirkette telefon ettiğin kişiye doğrudan ulaşman mümkün değildir ve aramana cevap verecek kişi büyük bir ihtimalle şirket sekreteri olacaktır. Dolayısıyla şu kalıp da telefon görüşmelerinde sıkça karşılaşacağın kalıplardandır.

  • Please hold on / Please hold on the line. (Lütfen bekleyin / Lütfen hatta kalın.)

Örnek:

  • Could I speak to your sales manager, please? (Satış müdürünüzle konuşabilir miyim, lütfen?)
  • Please hold on the line. (Lütfen hatta kalın.)

Yurt dışı telefon aramalarında veya video görüşmelerinde bağlantı problemleriyle sık sık karşılaşılaşman ve iletişim kurduğun kişinin telaffuzunu anlamakta güçlük çekmen mümkün. Şu kalıpla karşı tarafı daha rahat anlayabilirsin.

  • Could you speak more slowly, please? (Daha yavaş konuşur musunuz lütfen?)

Görüşmende anlatılan konuyu yeterince anlayamadıysan, karşı taraftan yardım istemekten çekinmemelisin. Şu kalıpla, karşı taraftan görüştüğün konu hakkında daha fazla bilgi edinebilirsin:

  • Could you explain that in another way, please? (Bunu başka bir şekilde anlatır mısınız, lütfen?)

Toplantılarda ve Sunumlarda Kullanılan İngilizce Kalıplar

İş ortamında yapacağın sunumlara kendini tanıtarak başlamalı ve toplantıya katılanlara hangi konu hakkında konuşacağına dair bilgi vermelisin. Şu kalıp, sunum yapan kişiler tarafından sıklıkla tercih edilir:

  • Today I’m here to talk to you about… (Bugün sizinle … hakkında konuşmak için buradayım/konuşacağım.)

Örnek:

  • Hi everyone, I’m Jack. Today I’m here to talk about our new production facility in China. (Herkese merhaba, ben Jack. Bugün Çin’deki yeni üretim tesisimiz hakkında konuşmak için buradayım.)

Genellikle telekonferanslarda veya toplantılarda kullanılan şu kalıp, görüşmeyi yöneten kişi tarafından tüm katılımcıların konuşulan konu hakkında aynı fikirde olup olmadığını kontrol etmek için kullanılır:

  • Are we all on the same page? (Hepimiz aynı fikirde miyiz?)

Toplantılarda konuşan kişinin sözünü kesmen gerekirse şu kalıbı kullanmalısın:

  • Sorry, I interrupted you. (Kusura bakmayın, lafınızı kestim.)

Toplantıyı yöneten kişi, konu hakkında konuşan kişiye şöyle der:

  • Please go on. (Lütfen devam edin.)

Konuşulan bir konu hakkında karşı tarafla aynı fikirde olmadığında ve şirketinin konuya ilişkin yaklaşımını anlatmak istediğinde şu kalıplardan yararlanabilirsin:

  • From our perspective, it’s a little different. Let me explain. (Bizim açımızdan biraz farklı. Açıklamama izin verin.)

Toplantı talep etmen gerektiği durumlarda şu kalıba başvurabilirsin.

  • I would like to set up a meeting with you at your earliest convenience. (Sizinle en kısa zamanda bir toplantı yapmak istiyorum.)

müzakerelerde kullanılan ingilizce kalıplar

Müzakerelerde Kullanılan İngilizce Kalıplar

Müzakere ettiğin konuda istediğini elde etme ihtimalin olduğu gibi, beklemediğin durumlarla da karşılaşabilirsin. Müzakerelerde şirketinin çıkarlarını koruyamayacağın durumlar söz konusu olabilir. “Bottom line” terimini bu gibi durumlarda kullanabilirsin.

  • Bottom line (Asıl önemli olan şey, sözün özü, sonuç olarak)

Örnek:

  • I hear what you are saying but our bottom line is very clear on this one. (Ne söylediğinizi anlıyorum fakat bu konuda bizim için sonuç çok net.)

Müzakerelerde, karşı tarafla görüştüğün konuda asla kabul edemeyeceğin koşullarla iş yapman beklenebilir. “Deal breaker” bu gibi durumlarda kullanılan bir terimdir.

  • Deal breaker (Anlaşmayı bozan)

Örnek:

  • This is the deal breaker for us. We can’t budge. (Bu, bizim için anlaşmayı bozar. Değiştiremeyiz.)

Müzakerelerde üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğinde şu kalıbı kullanabilirsin:

  • The ball is on your court. (Top sizin sahanızda. / Top sizde.)

Örnek:

  • We have prepared all the neccessary documents. The ball is on your court now. (Gerekli tüm belgeleri hazırladık. Şimdi top sizde.)

İş hayatınızda kullanman gereken ve sıklıkla karşılaşacağın en önemli kalıpları görmüş oldun. Pratik yaparak bu kalıpları daha etkin kullanmak, şüphesiz İngilizce iletişim kabiliyetinin gelişmesine büyük katkı sağlayacaktır.

İş İngilizcesiyle alakalı detaylara ulaşmak için mesleki İngilizce sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Dil becerilerini geliştirmek ve daha fazla bilgi almak için Open English’in yetkinliğinden faydalanabilir, yan tarafta yer alan formu doldurarak size ulaşmamızı sağlayabilirsin.

Ekip arkadaşlarımız kısa süre içerisinde seni arayacak ve merak ettiğin her soruya cevap vererek İngilizce öğrenmede ilk adımı atmana yardımcı olacaklar.

Share

Yorumlar


    Cem Çeliker dedi ki:

    Yararlı olacağını düşünüyorum.

Yorum yazabilirsin

*Üye olmaya gerek yoktur.





Gelecekteki yorumlarım için bilgilerimi kaydet.