
5 Farklı Şekilde I Understand Demek
Aralık 1, 2023
Her dilde olduğu gibi İngilizcede de kurulan diyaloglarda asıl amaç karşılıklı anlaşabilmektir. Kurulan diyaloglarda kişiler birbirlerini anlayamıyorsa, o kişiler arasında verimli bir iletişim kurulamaz.
Peki birini anladığını o kişiye İngilizce olarak nasıl ifade edebilirsin, hangi İngilizce kelimeleri, cümleleri, kalıpları kullanabilirsin?
“I understand” kalıbı her durumda, her ortamda, farklı ruh hallerine uygun mu? İngilizcede bir duyguyu, konuyu, durumu vb. farklı yollardan, farklı tabirler, kelimeler ve cümleler kullanarak anlatabilmek son derece önemlidir. Bu sayede farklı ortamlarda, farklı ruh hallerine tepki verebilirsin.
Bazen karşındaki kişi sana bir şey anlatırken senden daha ilgili, halini anladığını belli eden bir tepki bekler. Aynı şekilde bu kişi sen de olabilirsin.
Tıpkı Türkçede yaptığımız gibi bize kendisi için son derece önemli olan bir durumu anlatan birine “seni çok iyi anlıyorum” veya bizimle acısını paylaşan birine “acını paylaşıyorum”, “senin derdin benim derdim” dediğimiz gibi, İngilizcede de bir kişiyi anladığını belirten ve farklı duyguları ifade eden sözcük kalıpları mevcuttur.
Biz de bu yazımızda bu kalıpları topladık ama öncesinde Open English’ten bahsetmek istiyoruz.
Online İngilizce Öğrenmek Open English’le Mümkün
1.5 milyon öğrencinin tercihi olan ve 15 yılı dolduran Open English olarak online İngilizce eğitiminde sana en iyi hizmeti sunuyoruz. 7/24 açık olan platformumuz sayesinde dilediğin yerden istediğin zaman kolay bir şekilde İngilizce öğrenebilirsin.
Sadece İngilizce konuşmaya odaklanmayan aynı zaman İngilizce anlama, İngilizce yazma ve İngilizce dinleme gibi her noktayı göz önünde bulunduran Open English platformu olarak hızlı bir şekilde İngilizce öğrenmeni sağlıyoruz.
Sen de dilediğin gibi İngilizce öğrenmek istiyorsan, yan tarafta yer alan formu doldur ve ekip arkadaşlarımızın sana ulaşmasını bekle!
I Understand Demenin 5 Farklı Yolu
İngilizcede ne kadar farklı kalıp, cümle ve kelime öğrenirsen İngilizce konuşman da o derecede akıcı hale gelecektir. İşte İngilizcede “I understand” yerine kullanabileceğin 5 kalıp:
I get you
Ana dili İngilizce olan kişiler tarafından sıkça kullanılan bu tabir, birinin sana anlattığı bir konuyu tamamen anladığını belirtmek için kullanılır. Arkadaş çevresi gibi ortamlarda geçen günlük konuşma dilinde rahatlıkla ve sıkça karşılaşacağın bu tabir, resmi ortamlarda kullanıma uygun değildir.
Örnek:
-I’m so sorry, I can’t make it to your birthday party tomorrow.
-Oh, how come? I was looking forward to seeing you.
-I have a presentation due the next morning and I’m really nervous about it. I need the extra time to prepare.
-Ah, I get you. Good luck! Maybe we can hang out later.
I see where you’re coming from
Bir önceki örneğin aksine bu tabir, kendini karşındaki kişinin yerine koyarak duruma o kişinin bakış açısından baktığını ve onun öne sürdüğü sebepleri empati kurarak anlayabildiğini belirtir.
Örnek:
A – Hi James, I need to talk about your attitude at work. You have been late most mornings and not meeting your deadlines.
B – I apologise for being late; I currently have some family trouble and it has been difficult concentrating at work.
A – I see where you’re coming from, but you must try to focus while here. If it helps, why don’t you take a day off to spend with family?
B – Thanks, I really appreciate it.
I hear you
“I hear you” tabiri, bir önceki örnekle benzer şekilde, karşındakine empati kurarak onu anladığını belirtebileceği gibi karşındaki kişiye onun anlattığı her şeyi dikkatle dinlediğini ve anladığını söylemek için de kullanılır.
Bizler çoğu zaman karşımızdaki kişiye bir şeyler anlatırken yalnızca dinlendiğimizi ve derdimizi anlatabildiğimizi bilmek isteriz. İngilizcedeki bu tabiri kullandığın zaman karşındaki kişide bu hissi uyandıracaktır.
Örnek:
A – I’m so upset with Lena…
B – What happened?
A – She expects me to work overtime every day.
B – I hear you. Maybe if you have a chat with her?
A – I’ll try. Thanks for listening!
Of course
Birisi sana bir şey anlatırken o kişiyi anlıyor ve fikrine katılıyorsan “of course” kalıbını kullanabilirsin. Bunu, kullanım olarak Tükçedeki “Tabii ki anlıyorum/katılıyorum” kalıbına benzetebiliriz.
Örnek:
A – I’ve been so stressed at work lately. I really need a holiday.
B – Of course. A holiday would be good to ease the stress.
A – Definitely. Thanks for listening.
I know what you mean
Bu kalıbı kullanarak karşındaki kişiye, onu anladığını ve anlattığı şeyin muhtemelen senin başından da geçtiği için onunla empati kurabildiğini belirtirsin.
Örnek:
A – I am so tired!
B – Why?
A – I was up all night with the baby. He’s sick with the flu.
B – Oh, I know what you mean. My daughter has chicken pox, I was up all night too. I am exhausted!
Open English’le İngilizceyi Kolayca Öğrenin
Yazının başında belirttiğimiz gibi, İngilizcede ne kadar çok farklı tabir, cümle ve kelime bilir, kelime dağarcığını genişletirsen İngilizce konuşmanı da o kadar akıcı hale getirirsin. Bu da ileri seviyede bir İngilizce kullanıcısı olmada önündeki en büyük adımdır.
Bu adımı Open English’le atmak istiyorsan hemen bu sayfada yer alan formu doldur ve İngilizce öğrenme serüveninde ilk adımı at. En kısa zamanda seni arayalım ve online İngilizce eğitimimize dair detayları seninle paylaşalım.